5 Ocak 2008 Cumartesi

cehennem sensin


cehennem sensin,

kirlenenleri gören gözlerin sahibisin, oluk oluk kan çağıranları, toprağa kana bozayazanları, beyinsizliğin ve pisliğin göbeğinde, gerçeğe bir nebze olsun yakınlaşmayanları -ki gerçeğe yakınlaşmanın bilinmediği bey-in-ler bunlar. onlar ki unutanlar özlerini, onlar ki ibadetlerine dahim mutlaklıklar döşeyenler, onlar ki katılığın ortasında kapkatı, akı' nedir bilmeyenler. ve lanettir ki sen'i isterler; bedenen ve ruhen. bedenlerinin tutsaklığında tutsak kılın isterler ki azap duymasınlar köleliklerinden, ki uçu' sansınlar kendinleri-ni. ağızlarına dolalı özgürlüktür ki nice ve kutludur lakin bilinir ki ağıza dolananlar beş para etmezlerdir içe düşmediğinde. ki içe düşenlerin ihtiyacı yoktur ağızlara.- gören gözlerin. rasyonel, materyalist denklemlerin enjekte edilişini bilensin -ki gerçeğin enjekteyi ihtiyacı yoktur,, kimileyin şırınganın ucunda olsa da,,-, kelimenin iletişimsizliğini bilen -ki iletiştirmemek nihai amaçtır orda, yok edi'nin ön koşulu.-, oksijene saldıkları yutturucudan değil, evrenden soluk alan, evreni bilensin. evren olan. gören gözlerin sahibisin -jim'in gözlerini bilirsin...-, görünün önündeki sis perdesini kaldırı'mında tek taş ilerleyensin. cehennem sensin.

cehennemin sen olduğunu bilen sensin, uçu'yu, akı'yı isteyensin. cehennem sensin. kurulu bin yüz bir düzen-(k)ek arası mantığın yokluğunda tek, bir olmak isteyen sensin. benzer kılınmışlığından tek göz'üken (k)oyunlar arası rengahenk bütünlük isteyen sensin. cehennem sensin. para- nam- mal- mülk pusulalarını reddeden sensin. "mülkiyetin meali imhadır." diyen zihne sahipsin -ki mülkiyettir ki kutsanmıştır tarih tarafından. mülkiyettir ki kutsanmıştır iktidar tarafından. mülkiyettir ki putlardan fazla tapılmıştır. -zihnin putları çağlarda değişse de yok olmamıştır hiçbir devrimle. ki tek bir devrim yapılmamıştır yeryüzünde. (devrimi an'a hapsederek meta kılan zihniyet devrimi düşlemekte ki bu bir ironi gelemeyesidir ruhuma, ruhum acıyası, acıyası, acıyasıdır. -devrim düşlemlerine düşenler tragedyası sürmekte..-)

cehennem sensin.

ün ve iş ki elde etmenin zorluğu öğretilir -ki zorluğu başarmaktan tatmin olan egolar yaratmışlardır ki insanın en ben'ine işlemeleri işlerine gelir. ki ün ve işi hedef koymuşlardır ve zorlaştırmışlardır ki durmaksızın işlesin insan ki gerçeğin ötesindeki yapay leş cennetlerine kavuşsunlar onlar çalışmadan ve çalıştırarak kulu kıldıklarını. kulların önüne atılan kemiklerdir ün ve iş ki, kemiğe ulaşım yolu onların yapay cennetlerine leş katmaktan geçer ki, yaratımları leş-i cennetlerinin kaldırım taşlarıdır kul kılınan insan.- leş-i cennet ve ün ve iş istemeyensin ki; cehennem sensin.

bilirler ki duyguları avuçlarına almadan avuçlanamaz insan -avuçlamak burada kul kıllanmakla eş düğümlüdür çokca.- aşkı -ki ilahidir o, kutlu'dur, doğ'u'dur.- metasal ve uzaysal inşa ederler ki kapılanın şerrinden korunaklarının ön temelidir bu. sen bilirsin ki, aşka düşen, dahi ele alınamaz ki bu sonsuz gücüdür aşkın doğ'umunu makro kozmostan alan. bu nedenlendir ki aşkı ellerinin jokeyi kılmak ve suni gül bahçelerinde yaratma'k uludur emellerinde. -emelleri olan leş-i cennetin gül kokusuzluğu bundandır.- gelirse ki öncensinde tanımlayamasızlıktan serbest dolaşan aşk, fark edildiği yerde mutlaktır taşlanması. tek bir aşk dahim olsa evrende bilirler ki tek tümü oluşturandır, kapsayacaktır eninde sonunda tümü ki tek tümdür. sen, tekin tümlüğünü ve tümlüğün tekliğini bilen, içi aşk kokansın. cehennem sensin.

cehennem sensin.

beyinlerden ve zihinlerden düşleme eylemini -onların, iktidar odaklarının barınmasını istemedikleri tüm eylemlerle beraber- silme operasyonu yüksek başarıyla hayata geçirilirken sen halen düşleyensin. cehennem sensin.

yapay sınıflar yaratıp yöneten ve yönetilen olarak gösterdikleri sistemin başının gösterilenler değil, dev para sahipleri olduğunu bilensin, haber bültenlerinde parlemento binalarını kukla oyunları izlemek için izleyen. sınıfsallığı reddedensin, ki sınıfların sermayedarların işine geldiğini bilen. cehennem sensin.

antik çağ kentlerinde taş köprülerde eski zaman şairlerinin intihara meyilli bileklerinden kurumuş kanlarını içersin. kaybolursun bir gece vakti düşlerinin çöllerinde, akrebin zehrini dudaklarınla emer, zehri beynine dökersin. cehennemsin,

cehennem sensin!

Hiç yorum yok: